
Sav, Ankara İl Gençlik Kolları'nca Lozan Parkı'nda ''Geleceğini Yönlendir'' sloganıyla düzenlenen gençlik şölenine katıldı.
Önder Sav, burada yaptığı konuşmaya bugün gerçekleştirilen ÖSS'ye giren tüm gençlerin gönüllerinden geçen üniversitelere yerleşmesi dileğiyle başladı.
Kendisinin CHP'nin gençlik kollarından yetişmiş bir siyasetçi olduğunu hatırlatan Sav, bundan büyük gurur duyduğunu vurguladı.
Gençlerin 29 Mart yerel seçimlerinde sergiledikleri çalışma ile CHP'nin başarısına katkıda bulunduklarını belirten Sav, bundan sonraki seçimlerde de aynı çabayı sergileyerek başarıda etkili olacaklarına inandığını aktardı.
Sav, CHP'li gençlerin ülke sorunlarına duyarlı olduğunu kaydederek, Türkiye'nin içinde bulunduğu koşulların bunu gerektirdiğini savundu. CHP'li gençlerin gericilerle, mandacılarla mücadele etmek zorunda olduklarını ifade eden Sav, bu mücadelede duraksamanın ya da geri adım atmanın söz konusu olamayacağını belirtti.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Sav, ''Siirt'te yerel radyoda çalışan erkek arkadaşını ziyarete gittiği sırada yakınlarının saldırısına uğrayıp, 6. kattan atlayan ve kaldırıldığı hastaneden ambulansa bindirilirken 5 yerinden bıçaklanan genç kız'' konusundaki soru üzerine, olayın çok dramatik olduğunu söyledi.
Olayın, toplumun bir kesiminin hala cumhuriyetin kazanım ve birikimlerinin farkında olmadığını gösterdiğini savunan Sav, olayın üzerine dikkatle gidilmesi gerektiğini kaydetti. Bu tür olayların yaşanmaması için gereken önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiğine dikkati çeken Sav, ''Neresinden bakarsan bak toplumu yaralayıcı bir olay'' diye konuştu.
-''KİMSENİN ÖZENSİZ ÜSLUP KULLANMA AYRICALIĞI YOK''-
Sav, ''Siyasette edep tartışmalarının yaşandığı'' hatırlatılarak değerlendirmesinin sorulması üzerine de şunları söyledi:
''Siyasetçilerin üsluplarına fevkalade özen göstermeleri gerekir. Bir ülkede başbakan dahi olsa hiç kimsenin özensiz üslup kullanma ayrıcalığı yoktur. Bizim, Türkiye'nin Başbakanı'nın bu konuda olabildiğince gevşek, olabildiğince sözcükleri yanlış kullanan ve muhataplarını yaralayıcı dil kullanan bir tarzı var. Kendisine, bu tarzdan yakın bir zaman içinde kurtulmasını tavsiye ediyorum.''