KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum tarafının petrol araştırmaları konusunda meydan okumasının çözüm ve müzakere sürecine yardım etmediğini ifade ederek, “Türkiye'ye meydan okumak akıllıca değil” dedi. Cumhurbaşkanı Talat, Kıbrıs Rum yönetimi Ticaret, Sanayi ve Turizm Bakanı Andonis Pashalidis'in, petrol konusunda dün yaptığı açıklamalarla ilgili bir soru üzerine, şunları söyledi:
“Söylemiştim ya, Allah kolaylık versin diye. Şimdi Türkiye'ye meydan okumak pek akıllıca değil diye düşünüyorum. Yine akıllıca olmayan bir şey de, bu meydan okumayı, özellikle Kıbrıslı Türklerin de haklarının olduğu açık ve net olan bir konuda, sadece Türkiye'yi muhatap alarak değil, Kıbrıslı Türkleri de muhatap alarak meydan okumalar tabii ki bugün içinde bulunduğumuz müzakere sürecine yardım etmez, hizmet etmez.
Kıbrıslı Türklerin de hakkı olan bir alanda deniz altı araştırması yapmak, çözüme veya içinde bulunduğumuz müzakere sürecine yardım etmez, bu konuda meydan okumalar hiç yardım etmez. Hele meydan okuyanlar birbirleriyle bir müzakere süreci içerisindeyse, bunu hiç yapmamak lazım.” “Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıs'ın doğal kaynakları üzerinde açık, net ve eşit hakları vardır” diyen KKTC Cumhurbaşkanı Talat, zaten müzakere sürecinde de bu konuda karara varıldığını; doğal kaynakların her iki halkın hakkı ve federal yetki kapsamında olduğunu söyledi.
Talat, bu bilindiği ve kabul edildiğine göre, Kıbrıslı Türklerin olmadığı bir mekanizmanın bu araştırmaları başlatmasının iyi niyetle bağdaşmadığını kaydetti.
TEPKİ ABD ELÇİSİNE İLETİLDİ
Rumların petrol araştırmalarını bir ABD firmasının yapacağının ilan edildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Talat, güney Lefkoşa'daki Amerikan büyükelçisini çağırarak bu konudaki tepkilerini ortaya koyduğunu da açıkladı. “Bu bizim hakkımızdır ve hakkımızdan asla geri durmayacağız, bunu bir daha ifade etmek istiyorum” diyen Talat, kendileri haklarına sahip çıkarken, Rumların meydan okuyarak bunu reddetmenin son derece yanlış olduğunu söyledi.
“DOĞAL KAYNAKLAR MADDİ HAKKIMIZ”
Doğal kaynaklarda olan haklarından bahsettiklerini, ancak Rum tarafının buna tepki gösterirken egemenlik hakkından bahsettiğini ifaden Talat, şöyle konuştu:
“Biz egemenlik hakkından bahsetmedik ki, biz hakkımızdan bahsediyoruz, yani maddi hakkımızdan, var olan hakkımızdan. Bu bizim Kıbrıs'ta yüzyıllardır varoluşumuzdan kaynaklanan bir haktır. Egemenlik hakkı, tabii ki biz Kıbrıs Rum yönetimin egemenlik hakkını kabul etmiyoruz, tanımıyoruz, ama bizim bu hakkımıza egemenlik hakkını öne sürerek karşı çıkmak işte elmayla armutları karıştırmak demektir. Buna da dikkatinizi çekmek istiyorum. Rum tarafı, her, 'bizim de hakkımızdır ve bu çalışmayı yapmayın' dediğimizde, 'bizim egemenlik hakkımız' var diyor. Biz sizin egemenlik hakkınız yoktur demedik, bu noktada. Tabii ki yoktur ama 'bu noktada egemenlik hakkınız yoktur, o yüzden araştırma yapamazsınız' demedik, 'bu bizim de hakkımızdır, o nedenle araştırma yapamazsınız' dedik. Onlarsa 'egemenlik hakkımız vardır ve bunu ispat etmek için yapacağız' demektedirler. Yani bizim doğrudan doğal bir hakkımız olan konuda bize siyasi gerekçelerle karşı çıkmaktadırlar.”
Talat, Rumların tek başına bütün Kıbrıs adına egemenlik hakkını kullanmasının söz konusu olmadığını vurguladı.
RUMLARIN “SORUMSUZ HAREKETLERİ”
Cumhurbaşkanı Talat, “Müzakere zeminini saptırma çabası mı var?” sorusu üzerine, müzakereleri Kıbrıs Rum tarafının “sorumsuz hareketlerinden” uzak tutmaya çalıştıklarını söyledi.
Rumların, tamamen bir şeyi ispat etmek için yaptığı hareketlerle, adeta müzakere sürecini çarpıtmaya çalıştığını kaydeden Talat, buna kapılmamaya ve mümkün olduğu kadar soğukkanlılıklarını muhafaza ederek, diplomatik yollardan haklarını aramaya çalıştıklarını söyledi.
Talat, Kıbrıs Rum yönetimi Ticaret, Sanayi ve Turizm Bakanı Andonis Pashalidis'in, “Türkiye ABD gemilerine mi saldıracak?” şeklindeki sözlerine ilişkin görüşleri sorulunca da, şöyle devam etti:
Cumhurbaşkanı Talat, başka bir soru üzerine, önümüzdeki günlerde bir yurt dışı ziyaretinin olacağını söyledi, ancak ayrıntı vermedi.