Baykal: Kabul edilemez

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor. İşte Baykal'ın açıklamasından satırbaşları:


- Şimdi bir üretim mevsimi başlarken, bu tabloyu bir kez daha hatırlıyoruz. Bakınız, henüz buğdayda bir fiyat verilmemiştir. Buğday hasadı yer yer başlamıştır.

- Türkiye'deki ortalama maliyetin 61 kuruş olduğu ziraat odalarımızın tespitidir. Yani ilan edilecek fiyatın 70 kuruşun altında olması halinde çiftçi çok zor günler yaşayacaktır.

- Peşin ödeme yapılması mutlaka sağlanmalıdır. Bu üretim dönemde dahilde işleme rejimi kapsamında dışardan ithalat yapılmasına izin verilmemelidir.

- Çiftçimizin bazı yerlerde 2008'e ait pamuk primleri ödenmemiştir. Bunlar ödenmelidir.

- Tarımsal girdilerde alınan KDV'lerin yüzde 1'e indirilmelidir. Çiftçiye anlamlı bir destek verme ihtiyacı olmalıdır. Mazottan alınan ÖTV derhal kaldırılmalıdır.

- Elektrik borçları nedeniyle kapatılan elektrikler kooperatiflere açılmalıdır. Kısa bir süre önce çay fiyatı açıklandı, bölgede hayal kırıklığı yarattı.

- Üreticinin eline destekleme dahil geçecek para 90 kuruştur. Bu yüzde 6.4'lük bir artışı getirilmiştir, fakat çayın girdi fiyatları yüzde 35 artış göstermiştir.

Mayınlı araziler
- Hatırlayacaksınız, bu konuda bir süre önce hükümetin bir kararname girişimi olmuştu. Güneydoğu'daki Suriye sınırı içinde Hatay'dan başlayarak 510 km uzunluğundaki sınır boyunda yer alan arazilerin mayından arındırılması konusunda bizimde imzalamadığımız bir sözleşme var.

- Bundan sonra düzenlenen kararnameyle Güneydoğu'daki bir arazinin yabancı firma tarafından temizlenmesi ve bunun karşılığında o firmaya, kararnamede 49'du şimdi 44'e indi, araziyi kullanma imkanının tanınmasını amaçlayan bir kararname düzenledi.

- Bu bir kere bizim hukuk sistemimize aykırı. Çünkü mayından arazinin arındırılması için yapılması gereken bir iş, bir iştir. Bu faaliyet sonucunda elde edilecek olan arazinin nasıl kullanılacağı kararını almak ayrı bir iştir.

Hükümet başka Genelkurmay başka konuşuyor
Niye o bölgenin kalkınması için birkaç yüz trilyonu bir türlü veremiyorsunuz? Değerli arkadaşlarım bunu ciddiyetle takip edin. Türkiye'ye kaça mal olacak belli değilş ortada ciddi bir hesap yok. Uzman görüşü yok. Genelkurmay NAMSA'dan bilgi alın diyorş öneri ortaya atıyor. Bu ne biçim kopukluktur. Genelkurmay başka bir şey söylüyor, hükümet başka bir şey söylüyor. Hem de en önemli konuda ortak anlayış sergilenemiyor.

Derhal geri çekilsin
Bu kanun derhal geri çekilmelidir ve kamuoyumuzu tatmin edecek. Parlamentomuzun vicdanını rahatlatacak, Genelkurmay'ın düşüncelerini değerlendirecek, ciddi bir çalışma yapılarak Türkiye'nin önüne çıkılmalıdır.

Bunlar yakışmıyor. Kendisini suçlayarak, birilerinin gözüne girmeye çalışarak, davalarını kimseye kabul ettiremezsin. Yanlışı konuşalım tartışalım. Ama bizim ihtiyacımız her şeyden önce Türkiye'nin hukukuna sahip çıkmaktır. Yarın bölgeye gideceğiz ve bu mayınlı araziyi de göreceğiz. Tekrar altını çizerek söylüyorum, o konu Türkiye açısından çok büyük önem taşıyor. Bizim vatandaşlarımız boynu bükük dururken, bir başka yabancı ülkeye emanet edilmesini hiçbir şekilde bize kabul ettiremezsiniz.

2003'te ABD Irak'a saldırı için o bölge için orayı istediler, şimdi mayınlı arazilerimizi bize verin biz kullanalım diyecekler ve bizde buna 40 küsür Buna karşı mücadelemizi kanun çıkıncaya kadar götüreceğiz, kanun çıktıktan sonra da götüreceğiz. Düşündükleri gibi o bölgeyi birilerine peşkeş çekmeye imkan olmadığını, o bölgedeki insanlarla omuz omuza ortaya koyacağız.