Albay Çiçek muhafazakar aile çocuğu

''Ergenekon'' soruşturması kapsamında savcılığa ifade verdikten sonra mahkemeye sevkedilen Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek tutuklandı. Bu tutuklama gündeme bomba gibi düştü. Birgün yazarı Ünal Özmen bugünkü köşesini bu konuya ayırdı. Ancak kimsenin görmediği bir ayrıntıyla.. "Vakit gazetesi neden Albay Dursun Çiçek'in özgeçmişini araştırmadı" diye soran yazar, cevabını yine kendisi verdi.

Ailesinde solcu birini bulamayınca..
AKP'ye kapatma davası açan Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın yedi sülalesini araştıranlar, “Fethullah Gülen'i ve AKP'yi Bitirme Planı”nı hazırladığı söylenen albay Dursun Çiçek'in özgeçmişiyle neden ilgilenmedi? Savcının Urfa'daki köyüne kadar gidip ölen kardeşinin sol örgüt üyesi olduğunu manşetten verenler, neden Reşadiye'nin Umurca köyüne gitmedi. Kim bilir belki de gitmişlerdir. Albay'ın ailesinde solcu birini bulamayınca haber yapmaktan vazgeçmişlerdir.

Vakit bunu neden araştırmadı
Siz merak etmediniz mi Vakit'in, Albayın özgeçmişini es geçmesini?Doğrusu ben pek merak ettim. Sırf bu merakımdan dolayı (Merak ettiğim albayın öz geçmişi değil, Vakit'in meraksızlığıdır.) Albay Dursun Çiçek'in köyü ve yakın akrabaları hakkında ulaşılabilir kaynaklardan bazı bilgiler edindim. Vakitçilerin bu konudaki meraksızlığının nedenini anlamak için... Vardığım sonuç, bir ucu kendilerine dokununca bu kesimin çifte standartlı davrandığını gösteriyor.

Ailede imam da var
Kurmay Albay Dursun Çiçek, Tokat'ın Reşadiye ilçesine bağlı Umurca köyünden; okumuş yazmış bir aileden geliyor. Birinci dereceden akrabalarından biri halen Yozgat valisi. Vali de albay gibi öğretmen okulu çıkışlı. İkisi de öğretmen kökenli; Sivas Pamukpınar Öğretmen Okulu'ndan 1976'da birlikte mezun olmuşlar. Ailede imam dahil her meslekten kişi var.

Bu planı önce evinde uygulaması gerekmez mi
Edindiğim bilgiler köyün siyasi eğilimini de merak etmeme neden oldu. Albay Çiçek'in köyü Umurca'nın 2009 İl Genel Meclisi seçim sonuçlarına baktım. Öyle ya “Fetullah Gülen'i ve AKP'yi bitirme planı” yapan birinin bu planını önce kendi evinde uygulaması gerekmez mi? Albay, yok etmeyi tasarladığı partiye, en azından yakın çevresini etkileyerek oy vermelerini engellemiş olabilir miydi?

Ben bile etkili oldum
Ne ilgisi var demeyin; Anadolu köylüsü, köyünden çıkmış ve önemli makamlara gelmiş hemşehrilerine büyük itibar gösterir. Onların siyasi tercihlerine yakın durmayı sever. Hele bu kişi Anadolu insanının çok sevdiği ordunun bir üyesiyse… Ben bile, yıllar önce ayrıldığım kasabamdaki akrabalarıma oylarını solun adaylarına vermeleri telkininde bulundum, ayıptır söylemesi etkili de oldum…

Albay Çiçek'in ailesi AKP'li
Neyse, biz köyün seçim sonuçlarına bakalım: 29 Mart mahalli idareler seçiminde, il genel meclisi için Umurca'da kullanılan 225 geçerli oyun 202'si AKP'ye gitmiş. MHP 16, CHP 1 oy almış. Diğer üç oyun biri İşçi Partisine, biri BBP'ye diğeri ise bağımsıza çıkmış. 22 Temmuz 2007 genel seçiminde geçerli 213 oyun 180'ini alan AKP, 2009 seçimlerinde ülke genelinde oy kaybederken Umurca'da oyunu artırmış. Anlayacağınız köy silme AKP'li.

Köyün muhtarı Dursun Çiçek'in kardeşi
Seçim sonuçları albayın, köyünde etkili olmadığını gösteriyor. Olabilir… Belki de albayın köyde etkileyebileceği kişiler ve yakın akrabaları yoktur ya da zamanla köyüyle ilişkisi kopmuştur. Ne bilelim, belki de köy halkının hazzetmediği biridir ve bundan dolayı tepki olsun diye oylar AKP'ye kaymıştır. Peki ya köyde yaşayanların yarısının soyadı Çiçek, köy muhtarı da albayın kardeşi ise o zaman bu sonucu nasıl yorumlayacağız. Evet, burası çok ilginç; güvenilir yerel kaynaklardan edindiğim bilgilere göre köyün muhtarı Osman Çiçek, Albay Dursun Çiçek'in kardeşi. AKP döneminde önce APK Kurul Başkanlığı'na, ardından Yozgat Valiliği'ne atanan Vali Amir Çiçek ise amcasının oğlu.

Albay köyünde olsaydı oyunu AKP'ye verebilirdi
Ailesine bakınca, albayın kişisel olarak AKP'ye (doğal olarak Fethullah Gülen cemaatine) ters biri olmaması gerektiğini düşünmek mantıksız bir yorum olmaz sanırım. Hatta albay köyünde seçmen olsaydı, büyük olasılıkla oyunu AKP'ye verebilirdi de diyebiliriz. (Her ne kadar muhtarlar parti adayı değillerse de il genel meclisine eşit oranda oyla seçildikleri bir gerçek.) Çünkü arlarında hiçbir husumet olmadığı gibi birbirine son derece bağlı bir aile oldukları söyleniyor.

Albay darbe yaparsa..
Diyelim ki albayın tasarladığı darbe gerçekleşti; albay, amcasının oğlu Vali Amir Çiçek'i, “bitirme planı” yaptığı partinin politikalarını uygulamaktan sorumlu tutar mı sizce? Ya da 60 darbesinde Demokrat Partili muhtarlardan mühürlerin alındığı gibi kardeşi Osman Çiçek'den muhtarlık mührünü alır mı? Bana göre albay, geleneksel aile yapısını kırmamışsa kişisel olarak AKP'yi bitirme gibi bir niyet içinde olmaz.

Ordu ailesi AKP'li AKP'li olan birine bitirme planı yazdırmaz
Albayın kişisel niyeti önemli değil, emir komuta halkası içinde ona böyle bir görev verilmişse neden olmasın diyebilirsiniz. Buna kimsenin bir diyeceği olamaz; fakat, kız kardeşi türbanlı olanları uzman çavuş olarak bile almayan ordunun, ailesi AKP'li olan birini “AKP'yi bitirme planı”na katmayacağını da düşünmek gerek.

Kardeşim sen AKP'yi köyünde bitirememişsin
Siz Genelkurmay Başkanı olsanız, Kurmay Albay Dursun Çiçek'e “Kardeşim sen AKP'yi köyünde bitirememişsin koca Türkiye'de nasıl bitireceksin!” demez misiniz? Anlayacağınız, bu görevin Dursun Çiçek'e Genelkurmay tarafından verildiğinden kuşku duymamız için de yeter derecede gerekçe mevcut. Öyleyse bu belgemsi şey neyin nesi?Biz aklımıza takılan soruları yanıtladık. Varsa kafanıza takılan soru, onu da siz yanıtlayın.