Öcalan: BENİ ÖLDÜ BİLİN

DEMOKRATİK Toplum Partisi'nin İstanbul'da başlattığı 'Barış Yürüyüşü' bugün Van'da devam etti. DTP Genel Başkan Yardımcısı ve Mardin Milletvekili Emine Ayna, Başbakan Erdoğan'a yaptıkları randevu talebini değerlendirdi.
ÖCALAN'IN YOL HARİTASINI ANLATTI

Ayna Van'da Öcalan'ın yol haritasına da değinerek, “Sayın Öcalan, avukatları aracılığı ile herkesin düşüncelerin istiyor. Kürtlerin, Türklerdin düşüncelerini istiyor. 'Kamu kurumları, köşe yazarları, bunların düşüncelerini bana ulaştırın. Ben onların düşüncelerinden yola çıkarak bir yol haritası ortaya koymak istiyorum' diyor” dedi.
DTP'LİLER KORUDU
DTP'nin başlattığı 'Barış Yürüyüşü' bugün Van Jandarma Kolordu Komutanlığı yakınlarında başladı. Barış yürüyüşüne DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, Barış ve Demokrasi Partisi Genel Başkanı Demir Çelik, DTP Van Milletvekilleri Fatma Kurtulan, Özdal Üçer, Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş, Batman Milletvekili Bengi Yıldız, Hakkari Milletvekili Hamit Geylani, Şırnak Milletvekili Sevahir Bayındır'ın yanı sıra yaklaşık 3 bin kişi katıldı. Herhangi bir olayın çıkmaması için de DTP birçok kişiyi görevlendirdi. Yürüyüş sırasında orduevinin önünden geçen kalabalığın herhangi bir taşkınlık yapmaması için de DTP'nin görevlendirdiği görevliler kol kola girerek sıkı önlem almaları dikkat çekti. Polis de aynı noktada güvenlik önlemi aldı.

Yürüyüş, yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta bulunan Beşyol Mevkii'nde sona erdi. Kalabalık yürüyüş boyunca, Kürtçe 'Biji Serok Apo' (Yaşasın Apo) sloganları attı. Genel Başkan Yardımcısı Ayna, burada DTP'nin seçim otobüsü üzerine çıkarak konuşma yaptı. Ayna, özgürlük ve demokrasi taleplerinin olduğunu söyledi, tüm kesimleri sorunların çözümüne çağırdıklarını belirtti. Ayna şöyle konuştu:

BAŞBAKAN'A BARIŞI ANLATACAKTIK
“Hep dedik ki; çözümü öldürmekte aramayın. Çözümü diyalogda, barışta ve demokraside arayın. Seçimlerden önce bazı çalışmalarımız oldu. Bu barışa ve demokrasiye olan çağrı çalışmalarımız kısmen cevap buldu, kısmen de bulmadı. Özellikle Başbakandan randevu talebimiz, hepinizin bildiği gibi kabul edilmedi. Seçimlere 2 ay kala PKK bir eylemsizlik kararı aldı. Dedi ki; 'Seçimler daha sakin bir ortamda geçsin diye ben elimden geleni yapmak istiyorum. Bu halkın iradesi seçime özgürce yansıyabilsin diye ben öldürülüyor olmama rağmen, operasyonlara rağmen, eylemsizlik kararı alıyorum' dedi. Seçime 1 ay kala eylemsizlik kararı resmi olmasa da, resmen bunun açıklaması yapılmış olmasa da, gayri resmi olarak cevap buldu. Operasyonlar da durdu. 29 Mart seçimlerinden sonra bu halkın büyük çalışması ve çabası sonucunda, büyük bedeller ödemesi sonucunda, DTP sandıktan bu halkın iradesi olarak çıktı.”

KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEK İSTİYORUZ
Ayna, Cumhurbaşkanı Gül'ün 'Kürt sorunu Türkiye'nin temel sorunudur. Çözülmelidir' dediğin de hatırlatarak, “Başbakanlığım döneminde acemiydim. Aslında o dönem bir şeyler yapabilirdim, ancak yapamadım' dedi. Yine Başbakan bir açıklama yaptı. Dedi ki; 'Niyetimiz iyidir. İyi niyetliyiz. Kürt sorununu çözmek istiyoruz' dedi. Hem siyasi hem de askeri operasyonlar devam ediyor olsada, biz Cumhurbaşkanı ve Başbakanın o bir cümlesinden yola çıkarak barış, demokrasi atağı başlatmak istedik. 'Niyetiniz iyi, madem Kürt sorununu çözmek istiyorsunuz' dedik biz de bunun yolu diyalogdan geçer' dedik. Başbakanla görüşebilseydik barışı anlatacaktık. Onları barışa, demokrasiye ve çözüme çağıracaktık. Barışın anlamını anlatacaktık” dedi.

KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMEZSE BENİ ÖLDÜ BİLİN
DTP'li Ayna, cezaevindeki bölücübaşı Öcalan'ın avukatları aracılığıyla illettiği düşüncelerini ise şöyle açıkladı: “Öcalan, talepler istiyor ve herkesin düşüncelerin istiyor. Kürtlerin, Türklerin düşüncelerini istiyor. Avukatlarına da 'herkesin düşüncelerini bana iletin' diyor. 'Kamu kurumları, köşe yazarları bunların düşüncelerini bana ulaştırın ben onların düşüncelerinden yola çıkarak bir yol haritası ortaya koymak istiyorum' diyor. O yol haritasından sonra da Türkiye Cumhuriyeti Devleti halen çözümsüzlükte ısrar ederse, halen operasyonlarda ısrar ederse ben 10 yıldır burada elimden geleni yaptım, barışın, çözümün gelişmesi için, insanların ölmemesi için elimden geleni yaptım. Bunlar olmazsa susacağım, 'beni öldü bilin' diyor. Bu bizi endişelendiriyor. Operasyonlar durmazsa bu savaşın devamı demektir. Bu kararı vermiş olan da
Türkiye Cumhuriyeti Devleti olacaktır” dedi.