Üstünlerin hukuku ve demokrasi

Hukukun üstünlüğü!
Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın haksız yere tutuklu kaldığı gerekçesiyle Yargıtay'a 9 hakim hakkında dava açmış, Yargıtay Haberal'ı haklı bulmuş, hâkimleri tazminat cezasına mahkûm etmiştir.
Buraya kadar işleyen hukukun üstünlüğü, AKP'li 3 milletvekilinin hazırlamış olduğu yasa tasarısı Meclis'te onaylanırsa, hukukun değil AKP'nin üstünlüğü haline gelecek.
Tayyip Erdoğan referandum mitinglerinde ne demişti?
"Üstünlerin hukukuna değil, hukukun üstünlüğüne evet diyeceksiniz."
Türk halkı kararını verdi, hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye oy veriyorum düşüncesiyle "evet" dedi.
Bakıyoruz hukukun üstünlüğüne...
AKP'li 3 milletvekili bir yasa tasarısı hazırlıyor.
Bakıyoruz yasa tasarısına...
Hakim ve savcıların, bir soruşturma veya davayla ilgili işlemleri ve verdikleri her türlü karar nedeniyle, ancak devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek.
Kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk nedenlerine dayanılarak da olsa hakim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamayacak.
Hakimin sorumlu gösterilebilmesi için kayırma, taraf tutma, kin veya düşmanlık, sağlanan bir menfaat, tutanakların veya kararların tahrif edilmesi, söylenmeyen bir sözün karara etki etmesi gibi somut bulgular istenecek. Ayrıca süre şartları aranacak. Soruşturmadaki bir işlem veya karardan veya mahkemede hüküm verilmesinden sonra 6 ay içinde dava açılabilecek.
Devlet, isterse kişisel sorumluluğunu gördüğü hakim veya savcıya 1 yıl içinde tazminatı ödetebilecek. Bu işlem için de rücu davası açılacak. Bu hükümlerden HSYK müfettişleri, adalet müfettişleri de yararlanacak.
Hukuka aykırı karar veren hâkimlere dava açılamayacak, buna hukukun üstünlüğü diyoruz.
Bakıyoruz hukukun üstünlüğünün nasıl işleyeceğine, hukuk AKP'nin üstünlüğünde işliyor. "Yani hukukun değil AKP'nin üstünlüğü işlemiş oluyor."
Demokratik hakkını mı aradın?
Mesela, Prof. Dr. Mehmet Haberal gibi.
Hemen bir yasa tasarısı hazırlanır, o yasa tasarısı Meclis'ten çoğunluğun oyları ile geçer.
AKP çoğunluğu oluşturmaktadır. Zaten kendisine muhalif olacak bir parti Meclis'te yoktur.
Yasa onaylanır, vatandaşın kendisine karşı yapılan haksızlığa karşı demokrasi ve hukuk arayışı da burada son bulur.
Bu, yasanın Meclis'te onaylanması demek.
Ergenekon davasından haksız yere tutuklu olan subayların, demokratik haklarını arayamayacakları anlamına gelmektedir.
Haksız yere suçlanan vatandaşlar, kendine yapılan haksızlığa karşı hakkını arayamayacak demektedir.
Vatandaş, hâkim ve savcılara, kişisel bir kusur da olsa dava açamayacak demektir.
Referandumla gelen demokrasi ve hukukun üstünlüğü...
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın rektörlerle buluşmasını protesto etmek için İstanbul'a giden öğrencilerden Ankara'ya dönenler, polisin orantısız güç uygulamasını protesto ettiler.
Hüseyin Çelik ne diyor; "Üniversitelerde bu işi meslek edinmiş kadrolu öğrenciler var. Bu çocukların giydiği montlar bile aynı."
Üniversite öğrencileri ne yapmış?
Demokratik hakkını kullanmak istemiş.
Kolluk kuvvetleri ne yapmış?
Demokratik hakkını kullanmak isteyen öğrencilere orantısız güç kullanmış.
Cop kullanmış...
Biber gazı kullanmış...
Öğrenciler yaka paça yerlerde sürüklemiş...
Tekme tokat dayak atmış...
Öğrencilerin yüzleri gözleri şişmiş...
Ne kadar demokratik değil mi?
Bu yasa Meclis'te onaylandığı zaman, demokratik hakkını arama hakkın ortadan kalkmış olacak.
Buna hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukuku denir.
Buna demokrasi değil, faşizm denir.
Buna diktatörlük denir.